İslâmi Kültür


İslâmî kültür, araştırılmasında İslâm akidesinin sebep olduğu bilgilerdir. Bu bilgiler ister tevhid ilmi gibi İslâm akidesini inceleyen, araştıran ve içeren bilgiler olsun isterse fıkıh, tefsir ve hadis gibi İslâm akidesine dayalı bilgiler olsun isterse İslâm akidesinden fışkıran anlayışın gerektirdiği usul ilmi, hadis ıstılahları, Arapça lisanına ait bilgiler gibi İslâm ictihadının gerektirdiği bilgiler ve hükümler olsun bunların tamamı “İslâm kültürünü” meydana getirirler. Bunların hepsi İslâm kültürüdür. Çünkü bunların araştırılmasında temel sebep İslâm akidesidir.

İslâm kültürünün tamamı Kitap ve Sünnete dayanır. Bu ikisinden kaynaklanmalarından, bu ikisinin anlaşılması ve gerekli kılmasından dolayı İslâm kültürünün bütün dalları elde edilmiştir. Kitap ve Sünnet de İslâm kültüründen sayılır. Çünkü İslâm akidesi Kitap ve Sünnette var olanları almayı ve içinde olana bağlanmayı gerekli kılmaktadır. Nitekim Kur'an; Resule, insanlara açıklaması için indirilmiştir. Allahu Teâla şöyle buyurmaktadır:

وَأَنزَلْنَا إِلَيْكَ الذِّكْرَ لِتُبَيِّنَ لِلنَّاسِ مَا نُزِّلَ إِلَيْهِمْ "Sana da insanlara indirileni açıklayasın diye bu zikri indirdik."[1]

Müslümanlar Resulün getirdiklerini almakla emrolunmuşlardır:

وَمَا آتَاكُمْ الرَّسُولُ فَخُذُوهُ وَمَا نَهَاكُمْ عَنْهُ فَانْتَهُوا "Resul size neyi getirdiyse onu alın sizi neden alıkoyduysa ondan da sakının."[2]

Resulün getirdikleri ise ancak anladıktan ve öğrendikten sonra alınabilir. Bu nedenle Kitap ve Sünnetin gerektirdiklerinden çeşitli İslâmî bilgiler var olmuştur. Böylece İslâm kültürünü, Kitap, Sünnet, lügat, sarf, nahiv, belağat, tefsir, hadis, hadis ıstılahları, usul, tevhid ve bunların dışındaki İslâmî bilgiler meydana getirmektedir.


[1] Nahl: 44

[2] Haşr:7