Tunus’ta eşcinsel olduğunu gizlemeyen ilk cumhurbaşkanı adayı olan Münir Batur seçim kampanyası sırasında çoğunlukla olumlu tepkiler aldığını söyledi.
Ülkede sömürge döneminden kalma kanunlara göre eşcinsel ilişkiye girmek yasak ve üç yıla kadar hapis cezası bulunuyor. 48 yaşındaki avukat 2013 yılında livata suçlamasıyla 3 hapis cezası aldı ve başında bulunduğu Shams isimli LGBT hakları savunucusu grup sık sık kapatılma tehdidiyle karşılaşıyor. Buna rağmen başkanı olduğu Liberal Parti’nin oy oranı çok düşük olsa da Batur kasım ayındaki seçimlerde aday olabilmesi için gerekli olan 10 binin çok üzerinde imzayı toplamış durumda.
Euronews’e konuşan Batur seçim kampanyasında eşcinsel haklarından daha çok maaşların yükseltilmesi ve işsizlere destek gibi ekonomik ve sosyal politikalara odaklandığını belirtti.
Batur “LGBT haklarına odaklanmayı düşünmüyorum. Ekonomi programım var, kültür programım var. Öğrencilere ve işsizlere ayrılan kaynakları artırmak istiyorum. Maaşları yükseltmek istiyorum” sözlerini kullandı.
Adaylığını açıklamasının ardından çok farklı görüşler beyan edildiğini ve Facebook sayfasında hala tartışmaların sürdüğünü belirten Batur “Tunus halkının çoğunluğu adaylığıma olumlu tepki ver. Karşı olanlar da vardı elbette. Ben tüm görüşlere ve demokrasiye saygı duyuyorum. Bir aday olarak Tunus halkının tamamına ve tüm görüşlere açık olmalıyım.” diyor.
“Ben Tunus vatandaşıyım, insan hakları savunucusu olarak bir kariyerim var ve ülkemin cumhurbaşkanı olmak istiyorum. Böyle bir arzumun olması da hakkım.”
Kişisel özgürlükler konusunda Tunus’un diğer Arap ülkelerine nazaran daha liberal bir pozisyonda olduğuna inanan Batur sömürge sonrası 1956’dan 1980’e kadar ülkenin ilk cumhurbaşkanlığını yapan Habib Burgiba döneminde yapılan reformlara dikkat çekti:
“Burgiba döneminde Tunus çok eşliliği yasakladı, evlat edinmeyi ve kürtalı serbest bıraktı ve resmi kurumlarda kadınların tanınmasını sapladı.”
Ülkesini modern ve ilerici olduğunu savunan Batur eşitlik ve kişisel özgürlükler konusunda Tunus’un diğer Arap ülkeleri ile karşılaştırılamayacağını belirtti.
Ana akım İslamcı partilere mesafe koyan Batur siyasal İslamı’ın “kutuplaşmanın ve aşırılığın kuluçkası” olduğunu belirtti. Batur “ben özgürlükten yanayım ve diğerlerinin demokrasiye saygı duyduğunu düşünmüyorum.” ifadelerini kullandı.Muhafazakar Arap seçmenlerinin Batur’un partisine yönelmemesinin nedeni de aslında eşcinsel yasaklarını kaldırmak istemesinden çok İsrail’le ilişkileri normalleştirmek gibi politikaları savunmadı.
Kaynak: Euronews