Home / News / YAZARLAR / Mehmed Güney / Aile hayatı ve nesline sahip çık!..
aile-hayati-ve-nesline-sahip-cik

Aile hayatı ve nesline sahip çık!..

Aile hayatı insanlığın elinden kayıp gidiyor…

Dünyanın dört bir yanında aileler darmadağın…

Batan aile yapısı ve nesillerin tükenişi büyük bir felaket olarak önümüzde duruyor. Kapitalizm düşüncesinin getirdiği, batı öncülüğünde başlatılan bu felaketten nerede ise nasibini almayan kesim kalmadı.

Özgür aile, özgür nesil derken bireysel özgürlük ağına takılan acınası insanlık…

Batının ne maddi servetleri, ne medeniyeti, ne de (sözde) çağdaş düşünceleri aile kurumunu koruyamadı, korumaz, batı ve aveneleri koruma niyeti de taşımadı. Tam tersine bozmak için, nizamı gereği ürettiği projelerle bireysel özgürlükleri artırdıkça artırdı.

Dünyanın en mutlu ve refah görüntüsü veren -ülkeleri olarak bilinen- batı dağılan aile yapıları, tükenen nesil yüzünden can çekişiyor.  Nesli tükenen batı ayakta kalabilmek için dışarıdan takviye edilen insanlara muhtaç duruma düştü.  

Dışarıdan gelen takviye ancak bir nesil/bir insan yaşamı süreci kadar varlığını koruyabilir. Kapitalist sistemin ağına takılan, sistem içerisinde yaşam mücadelesi verenler neslinin artmasını değil ancak yok oluşunu seyreder. Batı için sonrası; herhangi bir yerden yeniden insan nesli takviye…

Bu nereye kadar böyle sürecek!?.

Ya (herhangi bir sebepten dolayı) batıda yaşayan Müslümanlar aile ve neslini koruyabildi mi? Bizler bu çarkın dişlileri olmaktan kurtula bildik mi?

Maalesef!…

Batı kültürü batıda yaşayan Müslümanları derinden etkiledi, ne yazık ki ateş onlara dokundu.

وَلَا تَرْكَنُٓوا اِلَى الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا فَتَمَسَّكُمُ النَّارُۙ

“Zulmedenlere meyletmeyin; yoksa ateş size de dokunur…” (Hud 113) buyuruyor Allahu Teala.

Evet, batıda da küfrün yaktığı ateş nerede ise Müslümanım diyen her aileye dokundu.

Öylesine dokundu ki; içten içe yanan analar, içten içe yanan babalar…

Bir zamanlar batının gıpta ile baktığı “Müslüman aileler” hızla eriyip yok oluyor.

Aile içerisinde dinmeyen kavgalar, sıcak yuvadan uzaklaşan evlatlar, boşanmalar, tükenen nesiller, arada bir o yana bir bu yana savrulan yavrular…

Ateş dokundu! Hem de öyle dokundu ki her yanımız yangın yerine döndü. Çünkü biz İslam temelli Müslüman kimliğimizden uzaklaşıp batıya, onun kokuşmuş kültürüne, hayat tarzına meylettik.

Öylesine ki!

Hürriyet sarhoşu olduk, ekonomik özgürlük peşine düştük, evlatlarımızın geleceğini maddi servetlerle süslerken hayatlarına İslam’ın girmediği özgür bir yaşam vadettik.

Kadınlarımızı, kızlarımızı yuvadan ellerimizle çekip-alıp batının özgür hayatına, onların istediği tarzda caddelerine, sokaklarına, fabrikalarına, işyerlerine değersiz birer varlıkmışçasına attık…

Müslümanlar olarak Batıda savrulduk!..

Çünkü onların hayat tarzlarını yücelttik ve meylettik. Giyim-kuşam derken evlatlarımızı eğlence yerlerinde, sarhoş olarak masa başlarında, uyuşturucu müptelası olarak köşe-bucaklarda bulduk…

Evet, acı bir gerçek ama bu nesille yuva kurmak istesen de sağlıklı yürüyebilen bir yuva kuramazsın. Çünkü, onların gözünde yuva kurmak aile olmak özgürlüklerin kısıtlanması demek, ekonomik sıkıntı demek, meşakkat demek…

Dahası; batı hayat tarzına, düşüncesine teslim ettik onları. Kazancını, maaşını sorgularken yaşam tarzının nerelere sürüklendiğini hiç sorgulamadık. Evimizde yanan yangına göz yumduk…

Rıza gösterdik görmek istemediklerimize…

Yapıştık aile denen kurumun boğazına, kendi ellerimizle boğduk, boğduk ölürcesine boğduk…

Ya şimdi!..

Ne aile kaldı elde ne de nesil… Arada çırpınan bir-kaç kişi…

Her şeyimizle tükendik…

Allahu Teala’nın;

وَاللّٰهُ جَعَلَ لَكُمْ مِنْ اَنْفُسِكُمْ اَزْوَاجًا وَجَعَلَ لَكُمْ مِنْ اَزْوَاجِكُمْ بَن۪ينَ وَحَفَدَةً وَرَزَقَكُمْ مِنَ الطَّيِّبَاتِۜ 

“Allah size kendi nefislerinizden eşler yarattı ve size eşlerinizden çocuklar ve torunlar yarattı ve sizi en temiz ve en güzel şeylerden rızıklandırdı…” (Nahl 72)ilkesini görmemezlikten geldik.

Kapısını araladığımızda yüzümüze gülümseyecek hanımların olmadığı evler, çocuk sesi yerine köpek seslerinin kulaklarımızı tırmaladığı huzur vermeyen koskoca içi boş binalar bulduk karşımızda…

Resulullah Sallallahu Aleyhi Ve Sellem;

Evlenin, çoğalın! Çünkü ben (kıyâmet gününde) diğer ümmetlere karşı sizin (çokluğunuzla) iftihar edeceğim!” (Abdurrezzâk, el-Musannef, VI, 173; Beyhakî, es-Sünenü’l-kübrâ, VII, 131) derken duymadık bu çağrıyı.

Evlenmekten, aile olmaktan korkan binlerce genç…

Ailesi olmayanın kalesi yoktur. Onun için korunmaya, korumaya da ihtiyacı yoktur. Savrulur bir o yana bir bu yana.

Nesli olmayanın da geleceği yoktur.

Şu tabloya bir bakın!…

Özgürlükler kapsamında evlatları elinden alınan aileler, dağılmış yuvalar, huzurevlerine düşmüş yaşlılar, anneler babalar…

Müslümanlar olarak mutlu muyuz şimdi?!.

Elbette hayır!

Öyle ise ey Müslüman yok olmadan kalk ayağa!..

Bu gidişata bir dur de!..

Kurtul batının kokuşmuş hayat tarzından, düşüncelerinden.

Ailemiz için, geleceğimiz için, kurulacak yuvalar için Müslümanlar olarak onlardan bir farkımızın olduğunu gösterin. Çünkü Allahu Teâlâ’nın razısının olmadığı ne olursa olsun mutluluğun, saadetin kaynağı olamaz.

Evet, ailemizi ve neslimizi korumak için geç kalmış değiliz.

Hayatımıza sızan yabancı düşüncelerden arınmanın tam vaktidir.  

Bu da ancak İslam’dan kaynaklanan Müslüman kimliğimize dönmekle mümkündür. Nerede olursak olalım, ne şartlar altında bulunursak bulunalım aileyi korumak, bu yapıyı nesillere taşımak İslam’dan gelen Müslüman kimliğimizin bir parçası olduğunu unutmayalım.

Bu kimlik bizi yuvamıza döndürecek, İslam kültürünün etkisi yuvalarımıza sızan batı kültürünü atacak, ailelerimiz, nesillerimiz onunla huzur bulacaktır.   

Öyle ise ey Müslüman!.. Vakit geçirmeden aç kapını İslam’ın o güzelliklerine.

وَمِنْ اٰيَاتِه۪ٓ اَنْ خَلَقَ لَكُمْ مِنْ اَنْفُسِكُمْ اَزْوَاجًا لِتَسْكُنُٓوا اِلَيْهَا وَجَعَلَ بَيْنَكُمْ مَوَدَّةً وَرَحْمَةًۜ اِنَّ ف۪ي ذٰلِكَ لَاٰيَاتٍ لِقَوْمٍ يَتَفَكَّرُونَ

 “Kendileri ile huzur bulasınız diye sizin için türünüzden eşler yaratması ve aranızda bir sevgi ve merhamet var etmesi de onun (varlığının ve kudretinin) delillerindendir. Şüphesiz bunda düşünen bir toplum için elbette ibretler vardır.” (Rum, 21)

Mehmed Güney

Ayrıca...

batinin-islam-ummeti-kavramini-parcalama-plani

Batının “İslam ümmeti” kavramını parçalama planı

İslam ümmetinin farklı bir özelliği vardır. O da kavim, dil, ırk, meşrep farkı gözetmeksizin İslam …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir