Home / News / OKUYUCUDAN / Makale / Hizb-ut Tahrir ve Hukuksuz Tutuklamalar.
islam devleti default

Hizb-ut Tahrir ve Hukuksuz Tutuklamalar.

Hizb-ut Tahrir ve Hukuksuz Tutuklamalar. BismillahirrahmanirRahim Her şeye rağmen ihtilal devam etti. İngilizler, Mustafa Kemal’in düşme tehlikeleri baş gösterdiği vakit onu kurtarmaya mecbur oluyorlardı. Mustafa Kemal başlangıçta hemen başarı elde etti. Genç komutanlar ona katıldı. Büyük komutanlar ise onla beraber savaşa hazır idiler.

Fakat Hilafete dokunmamasını şart koştular. Komutanların katılmalarından ve elinde hükümet kurabilecek kadar yeterli miktarda kuvvet topladıktan sonra hemen bir hükümet kurmak istedi.

3 Mart 1924’de İslam devleti yıkıldı. O tarihten itibarenMüslümanlara karşı yapılan hukuksuz tutuklamalar ve Müslümanlara karşı kullanılan şiddet Müslümanlarınkafir devletlerin getirdiği ideolojilere ve onların kültürlerinden razı olmamalarıdır. Batılı devletler ve onların uşaklığını yapan işbirlikçilerMüslümanlarınİslam nizamını tekrar kendi hayat sahalarına geri getirmemeleri için Müslümanları ya ıslah etmek üzere ya da cebir, şiddet kullandıklarını gerekçe göstererek Müslümanlara her türlü zulme maruz bırakmaktadırlar.

Müslüman olan halklar ve gayri müslimolanlar beşeriyetin esas aldığı sistemlerde ıslah olması mümkün değildir. Tarihsel olarak, ne kadar geriye gidilirse gidilsin, dinsiz bir topluma rastlamak mümkün değildir. Din, ilk insanla beraber var olan bir olgudur. İslam; “akıl sahibi şuurlu insanları kendi irade ve arzuları ile hak ve gerçeğe, mutlak doğruya götüren, insanlara saadet yollarını gösteren ve peygamberlere gelen vahiylere dayanan İslam nizamı olarak ifade edilmektedir.

09.04.2013 günü Müslüman kardeşlerimize yapılan hukuksuz tutuklamalar ve nedenlerine gelecek olursak, bu artık kafirlerin ve işbirlikçilerinSuriye halkının ve diğer Müslümanlarınİslam’ihilafeti istemelerinden dolayı rahatsızlık duydukları için yapılan keyfi bir uygulamadır. Gerçek olan şu ki ALLAH (cc)şöyle buyuruyor:

“İşte o gün, müminler de Allah’ın nusretiyle, zaferiyle ferahlayacaklardır. Allah dilediğine nusret, zafer verir. O, Azîz’dir, Rahîm’dir.” [er-Rûm 4-5]  buyurmuştur.

Kafirlerin ve işbirlikçilerininSuriye’deki direnişi zedelemek için her türlü komplo teorileri ile Suriye’deki sadık ayaklanmacılara karşı oyunlarını gerçekleştirmek ve rejimi kurtarmak için hamlelerini her ne kadar yapsalar da onların bu hamleleri fiyaskoyla sonuçlanacak ve galip gelen yine ALLAH (cc)’nun ve İslam’ın tekrar Müslümanların hayat sahalarına gelmesi için cihad edenler olacaktır.

 

Osmanlı Hilafet devleti yıkıldığı günden beri Türkiye’de ve diğer İslam beldelerinde iktidara gelen partiler ve diktatörlerbatılı devletlere olan uşaklığını ve onlara olan bağlılıkları, Müslümanları sürekli olarak zulme maruz bıraktıkları, Müslümanlara yapılan her türlü zulme rıza gösteren, onlara olan yalakalıkları sürekli artmaktadır. Oysa Allah ResûlüSallallahu Aleyhi ve sellemşöyle buyurdu:

“Hepiniz gözeticisiniz, gözettiklerinizden sorumlusunuz. Lider bir gözeticidir, yönettiklerinden sorumludur.”(İbn Ömer RadıyallahuAnh. Buhârî)

Müslümanlara peşkeş çekerek onların isteklerinden ve ALLAH (cc)  yöneticilerden adil olmalarını ve ALLAH (cc)’nun hükümleriyle onlara hükmetmelerini ALLAH (cc) ayeti kerimede açıkça buyurmuştur:

“O halde onların arasında Allah’ın indirdiği ayetlere göre hüküm ver, onların keyfi arzularına uyma, onların seni Allah’ın indirdiği hükümlerin bir kısmından bile şaşırtmalarından sakın, eğer sana sırt çevirirlerse bil ki, Allah, günahlarının bazısı yüzünden onları cezalandırmak istiyor. Kuşku yok ki, insanların çoğu fasıktır.”(MÂİDE – 49)

Oysa İslamMüslümanların hayat tarzı ve yaratılan her insanın fıtratıdır.

Zalimlikte sınır tanımayan bir rejimin iğrenç yüzü, İnsanlığın ve medeniyetin yok edildiği bir ülke: Suriye, taşları konuşan şehir Halep’te taş üstünde taş koymadılar, İslam medeniyetinin merkezlerinden olan Halep’in duyulmayan çığlıkları, İslam coğrafyasında haçlı ittifakının eşsiz zulümleri…

“Onlar ki mü’minleri bırakarak kâfirlerin velâyetine tutunuyorlar, izzeti onların yanında mı arıyorlar? Fakat izzet tamamı ile Allah’ındır.” [NİSA 139 ]

 

Ferhat TAYBOĞA

 

Ayrıca...

bu-ramazan-ayi-hilafetsiz-gecen-son-ramazan-olsun

Bu ramazan ayı hilafetsiz, buruk geçen son ramazan olsun

İslam, hayat dolu bir nizamdır. Onda durgunluk, diğer dinlerdeki gibi kapalılık söz konusu değildir. Hayatın …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir