Hizb-ut Tahrir’den Bir Çağrı

Dünyanın Doğu ve Batı’sında Müslümanlara yapılan katliam, yıkım, ırza tecavüz, ümmetin servetinin yağmalanması, hapis ve tehcir artık bir sır değil. Özellikle Biladu’ş Şam Suriye’nin kalbinde bugün neler olduğu aşikâr. Bu trajedi ve ihlallerin nedeni, kâfir sömürgeciler tarafından konulan kâfir sistemler ve onların bekçiliğini yapan Ruveybida yöneticilerdir. Bu yöneticiler, Müslümanlara her türlü azabı reva görüp, ümmetin servetlerini yağmalıyorlar. İslam’ın yeniden yönetime geri gelmesini önlemek için samimi âlimler ve İslam’ın yönetime geri gelmesini kendilerine görev bilen davetçiler ile mücadele ediyorlar. Bugün biz, Suriye’deki bütün Müslümanların değişim için sokağa döküldüğünü, Hilafetin geri gelmesini ve hayatın her alanında Allah’ın Şeriatının hâkim olmasını talep ettiklerini görüyoruz. İşte onların bu hareketlilik ve isteği, Allah’ın düşmanlarında korku yarattı, onları dehşete düşürdü. Bunun için Suriye devrimi üzerine köpekler gibi üşüştüler, katlettiler, yakıp yıktılar ve insanları yerlerinden ettiler. Allah Subhânehu ve Teâlâ Aziz Kitabında bütün bunları bize haber vererek şöyle buyuruyor:

وَلا يَزَالُونَ يُقَاتِلُونَكُمْ حَتَّى يَرُدُّوكُمْ عَنْ دِينِكُمْ إِنِ اسْتَطَاعُوا “Onlar, güç yetirebilseler, sizi dininizden döndürünceye kadar sizinle savaşmaya devam ederler.” ^{[Bakara 217]} Allah’ın düşmanları, Suriye halkının sebat ve kararlılığı karşısında başarısız olunca, kirli siyasi para ile kişileri satın almaya kalktılar, mücahitleri birbirine kışkırttılar. Mısır, Tunus, Libya ve Yemen’de yaptıkları gibi Suriye devrimini çalmak ve rayından saptırmak için elleri ile besledikleri liderleri sahaya sürdüler. Bu yüzden Hizb-ut Tahrir’li kardeşleriniz olarak biz, Suriye devrimine karşı yakın tehlike sezdiğimiz için ilim ve güç sahibi mücahitlere ve bütün Suriye halkına yönelik bir çağrıda bulunma gereği hissettik.

Ey ilim sahibi değerli kardeşlerimiz! Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyuruyor: إِنَّمَا يَخْشَى اللَّهَ مِنْ عِبَادِهِ الْعُلَمَاءُ “Allah’a karşı ancak; kulları içinden âlim olanlar derin saygı duyarlar.” ^{[Fatır 28]} Yine başka bir ayette de şöyle buyuruyor: قُلْ هَلْ يَسْتَوِي الَّذِينَ يَعْلَمُونَ وَالَّذِينَ لا يَعْلَمُونَ إِنَّمَا يَتَذَكَّرُ أُولُو الأَلْبَابِ “De ki: “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” Ancak akıl sahipleri öğüt alırlar.” ^{[Zümer 9]} Nebi SallAllahu Aleyhi ve Sellem de şöyle buyuruyor: العلماء ورثة الأنبياء“Âlimler Nebilerin varisleridir.” ^{[Ebu Davud ve Tirmizi]}

Ey değerli kardeşlerim! Allah Subhânehu ve Teâlâ, birçok insana vermediği ilim gibi güzel bir hasleti size bahşetmiştir. Allah Subhânehu ve TeâlâKıyamet günü ondan sizi hesaba çekecektir. Özellikle ümmetin yaşadığı şu zamanda taşıdığınız ilim, büyük bir emanettir. Bugün ümmet, yeryüzünde İslami yönetimi ikame ederek Allah Subhânehu ve Teâlâ’nınrızasına nail olmak için mürşitlere muhtaçtır. Raşidi Hilafetin kurulması seyrinde Suriye halkının sebata ihtiyacı var. Çünkü Suriye halkı, ne pahasına olursa olsun Allah’ın vaadine ulaşmak istiyor: وَعَدَ اللَّهُ الَّذِينَ آمَنُوا مِنْكُمْ وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَيَسْتَخْلِفَنَّهُمْ فِي الْأَرْضِ كَمَا اسْتَخْلَفَ الَّذِينَ مِنْ قَبْلِهِمْ وَلَيُمَكِّنَنَّ لَهُمْ دِينَهُمُ الَّذِي ارْتَضَى لَهُمْ وَلَيُبَدِّلَنَّهُمْ مِنْ بَعْدِ خَوْفِهِمْ أَمْناً يَعْبُدُونَنِي لا يُشْرِكُونَ بِي شَيْئاً وَمَنْ كَفَرَ بَعْدَ ذَلِكَ فَأُولَئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَ “Allah, içinizden, iman edip de Salih ameller işleyenlere, kendilerinden önce geçenleri egemen kıldığı gibi onları da yeryüzünde mutlaka egemen kılacağına, onlar için hoşnut ve razı olduğu dinlerini iyice yerleştireceğine, yaşadıkları korkularının ardından kendilerini mutlaka emniyete kavuşturacağına dair vaatte bulunmuştur. Onlar bana kulluk eder ve bana hiçbir şeyi ortak koşmazlar. Artık bundan sonra kimler inkâr ederse, işte onlar fasıkların ta kendileridir.” ^{[Nur 55]} Ve Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’inmüjdesini de gerçekleştirmek istiyor: تكونُ النُّـبُوَّةُ فيكمْ ما شاءَ اللّهُ أنْ تكون، ثمّ يرْفعُها اللّهُ إذا شاءَ أنْ يرْفَعَها. ثـُـمّ تكونُ خِلافةً على مِنهاج النبوَّة، فتكونُ ما شاءَ اللّهُ أنْ تكون، ثـُمّ يرْفعُها إذا شاءَ أنْ يرفعَها. ثـُمّ تكونُ مُلْكاً عاضّاً، فتكونُ ما شاءَ الله أنْ تكونَ، ثـُمّ يرفعُها إذا شاءَ الله أنْ يرفعَها. ثـُـمّ تكونُ مُلْكاً جَبريَّةً، فتكونُ ما شاءَ الله أنْ تكونَ، ثـُـمّ يرفعُها إذا شاءَ أنْ يرفعَها. ثـُـمّ تكونُ خِـلافـةً على مِنهـاج النُّـبُوَّة، ثم سكت“Aranızda Nübüvvet Allah’ın dilediği kadar olacaktır. Sonra dilediği zaman onu ortadan kaldıracak. “Sonra Nübüvvet metodu üzere Hilafet olacaktır. Allah’ın dilediği kadar olacaktır. Sonra dilediği zaman onu ortadan kaldıracaktır. Daha sonra ısırıcı meliklik olacaktır. O da Allah’ın dilediği kadar olacak, ardından Allah dilediği zaman onu da kaldıracaktır. Daha sonra ceberut bir saltanat olacaktır. O da Allah’ın dilediği kadar olacak, ardından Allah dilediği zaman onu da kaldıracaktır. “Sonra Nübüvvet metodu üzere Hilafet olacaktır. Sonra sustu.” ^[Ahmed]

Ey değerli kardeşlerim! Sizi gerçek bir pozisyon almaya davet ediyoruz. Salih bir örnek olun. Hak gibi dimdik ayakta durun. Allah konusunda kınayıcının kınamasından korkmayın. Ümmet için ölüm kalım meselesini benimseyin. Hilafeti kurmak için çalışın ve ümmeti bunun için yönlendirin. Hak üzerinde sebat etmek ve hakkın uğruna değerli ve paha biçilmez her şeyi kurban etmek için ümmete gerçek bir lider olun. Mücahitleri Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem sancağı ve Hizb-ut Tahrir‘li kardeşleriniz tarafından hazırlanan açık, berrak ve detaylı Raşidi Hilafet projesi etrafında toplamak için gece gündüz var gücünüzle çalışın.

Suriye toprakları üzerindeki mümin murabıt güç sahibi kardeşlerimize gelince, Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyuruyor: يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِنْ تَنْصُرُوا اللَّهَ يَنْصُرْكُمْ وَيُثَبِّتْ أَقْدَامَكُمْ “Ey iman edenler! Eğer siz Allah’a yardım ederseniz, O da size yardım eder ve ayaklarınızı sağlam bastırır.” ^{[Muhammed 7]} Allah’a yardım etmek, Şeriatına yardım etmektir, Raşidi Hilafeti kurmak için çalışmaktır, şeri hükümlere bağlanmaktır. Kirli siyasi para, muhalefet ile rejim arasında bir denge oluşturmak içindir. Amerika, Beşşar’a alternatif buluna kadar para pompalamaya devam edecektir. Amerika tarafından akıtılan bu para, Müslümanlara yardım etmek ve Amerika’nın Suriye halkına ve devrimine olan sevgisinden dolayı değildir. Silah ve savaşçılar olduğu halde teslim olmak, geri çekilmek ve ihanet gibi cephelerimizde yaşananlar bunun kanıtıdır. Bu nedenle sizi katliam, yıkım ve halkımızın sürgün edilmesinde payı olan bu kirli siyasi parayı reddetmeye davet ediyoruz. Cihadınızın meyvesini devşirmek ve bir ajanı başka bir ajan ile değiştirmek için sakın kâfir Batı ve onun yerel ajanlarının elinde maşa olmayın. Siz, değişim güç ve kapasitesine sahipsiniz. Allah ve Rasûlü’nü razı eden, hem size, hem de ümmete her iki yurtta da mutluluk vaat eden ve Hizb-ut Tahrir tarafından hazırlanan Raşidi Hilafet projesini hayata geçirmek için sahip olduğunuz her şeyi kullanın. Böylece hem dünyada hem de ahirette büyük bir şerefe nail olursunuz. O ne büyük şeref ve onurdur. Sabırlı mümin Suriye halkımız hakkında Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyuruyor: صفوة الله من أرضه الشام، وفيها صفوته من خلقه وعباده“Allah’ın yeryüzünden seçtiği bölge Şam’dır. Yarattıklarının ve kullarının seçkinleri de oradadır.” Yine Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyuruyor: إذا فسد أهل الشام فلا خير فيكم“Şam ehli bozulursa, sizde hayır yoktur.”

Ey Şam ehli! Allah Subhânehu ve Teâlâ, sizi bu mübarek topraklarda yaratmakla size büyük bir nimette bulunmuştur. Ve bu ümmet içinde size bir hayır bahşetmiştir. Uluslararası toplumun sizin üzerinize köpekler gibi üşüşmeleri karşısında sebat ve sabrınız, Hilafet Devletinin kurulması üzerindeki ısrarınız, başta Amerika olmak üzere tüm Batı devletlerini devriminizi çalmaktan aciz bırakmıştır. Bu atılan varil bombaları, işlenen barbarca cinayetler ve acımasız katliamlar sadece sizi Allah’tan başkasına boyun eğdirmek ve Beşşar’a alternatif bir rejime razı olmanız içindir. Bu alternatif rejim hiç şüphesiz Batının Mısır ve Tunus’ta yaptığı rejimin benzeri olacaktır. Sabreden ve birbirinize sabır tavsiye edin ve bilin ki siz yalnız değilsiniz. Allah Subhânehu ve Teâlâ sizinledir ve size yeter. Batısından doğusuna kadar bütün İslami ümmet de sizinledir. Sizin gibi ümmet de Hilafet istiyor. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem bayrağını dalgalandıran sizlersiniz. Sakın o bayrağa alternatif başka bir bayrağa razı olmayın. Devriminizi ve kurbanlarınızı ucuza satmak isteyen herkese engel olun. Kaldırıp onları bir kenara atın. Sizin geleceğiniz ile oynamalarına asla müsaade etmeyin. Geleceğinizi ancak siz belirlersiniz ve buna da gücünüz yeter. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu: وَلا تَهِنُوا وَلا تَحْزَنُوا وَأَنْتُمُ الأَعْلَوْنَ إِنْ كُنْتُمْ مُؤْمِنِينَ “Gevşemeyin, hüzünlenmeyin. Eğer iman etmiş kimseler iseniz üstün olan sizlersiniz.” ^{[Ali İmran 139]}

Biz, özelde sizi genelde herkesi “Şam Tağutunun Yıkılarak Mümin Murabıt Şam Ehli İle Birlikte “Nübüvvet Metodu üzere Hilafetin” İslam Hükmünün ikame Edilmesi İçin Hizb-ut Tahrir’in İkinci Siyaset Belgesi” başlıklı siyaset belgesini benimsemeye davet ediyoruz. Yüce Mevla’mız İnşaAllah İslam’ı ve Müslümanları onurlandırır.