Hizb-ut Tahrir Suriye Vilâyeti Medya Bürosu, Şam’ın Doğu Guta bölgesindeki İslam’i grupların, kendi aralarında yaşadıkları gerginlik ve sonuçları üzerine kısa bir açıklama yayınladı.
Hizb-ut Tahrir Suriye Vilâyeti Medya Bürosu, Şam’ın Doğu Guta bölgesindeki Muhalif grupların kendi aralarında yaşadıkları gerilime ilişkin yeni bir açıklama yayınladı. Yapılan açıklamada, grupların kendi aralarındaki çatışma ortamından rejimin faydalandığını belirtilerek bir kasaba ve 9 köyün bu çekişmeden dolayı kaybedildiği vurgusuna yer verildi.
İşte o açıklama;
‘Sadece içinizden zulmedenlere erişmekle kalmayacak olan bir azaptan sakının ve bilin ki Allah, azabı çetin olandır.’ [Enfal 25]
19 Mayıs 2016 Perşembe günü, zorba Şam rejimi güçleri ve İran partisinin Lübnanlı milisleri, gruplar arasındaki çatışmadan da faydalanarak Doğu Guta’daki stratejik Deyr el Asafir kasabasını ve çevresindeki 9 köyü ele geçirdiler… Bu çatışmadan ve bunun Suriye devrimi ve halkına karşı çok kötü sonuçları olacağından daha önce uyarmıştık. Bunun yanı sıra bu çatışma, Müslümanların kanını heder eder ve grupları zayıflatır demiştik. İşte bakın bu çatışma, mücrim rejime kuşatılmış bölgelere saldırmak ve kontrol altına almak için altın bir fırsat sundu. Bunun sonucunda yüzlerce aile, açlık ve kuşatma sıkıntısına sıkıntı katmak için evlerini terk ettiler.
Aslında bölge, birçok bölgede uygulanmaya başlayan hasmane eylemlerin durdurulması anlaşması kapsamına giriyor. Ancak totaliter Şam rejimi, her zamanki gibi ihanet ederek ve vefasızlık yaparak anlaşmayı ihlal etti. Mücrim rejim, bu uğursuz ateşkesi ilk kez ihlal etmiyor, aksine her zaman bunu yapıyor. Kontrolü dışındaki bölgeleri ele geçirmek için bu durumdan faydalanıyor. Gruplar ise rejimin bu ilerleyişi karşısında donup kalıyorlar hatta devrim ve halkın kaderine kayıtsız kalarak aralarında savaşıyorlar!
Ey İslam’ın kalbi Biladu’ş Şam Müslümanları!
Grup komutanlarının aşırılıkları ve bazılarının destek almak bahanesiyle Batı ajanı devletler ile bağlantıları, bize bela ve felaketten ya da gevşeklik ve çatışmadan başka bir şey sağlamadı. Bu yüzden bu aşırılıklara ve grup komutanlarının ajan devletler ile olan bağlantılarına dur demek kaçınılmazdır. Suriye halkının yanında olduğunu iddia eden bu ajan ülkeler, aslında devrimi kuşatmak ve kürtaj yaptırmak için Amerikan planına göre hareket ediyorlar. Ayrıca Müslümanların kanını böyle irade ve kontrolleri dışındaki çatışmalarla heder etmek için çalışanlara dur demek ve eylemlerinden ötürü muhasebe etmek de elzemdir. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu
وَاتَّقُوا فِتْنَةً لَا تُصِيبَنَّ الَّذِينَ ظَلَمُوا مِنْكُمْ خَاصَّةً وَاعْلَمُوا أَنَّ اللَّهَ شَدِيدُ الْعِقَابِ “Sadece içinizden zulmedenlere erişmekle kalmayacak olan bir azaptan sakının ve bilin ki Allah, azabı çetin olandır.” [Enfal 25] Grup komutanlarının destekçi ülkeler ile bağlantıları kesildikten sonra Müslümanların akidesinden fışkıran ve grupları Allah’a samimi siyasi bir liderlik arkasında toplayan siyasi bir proje benimsemeleri de gerekir. Bu politik liderlik, devirmek ve enkazı üzerine Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet yönetimini kurmak için rejime kendi kalbinde darbe vurmaya gözünü dikecektir. İşte kurtuluşun ve Suriye devrimini sapasağlam karaya çıkarmanın tek yolu budur. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آَمَنُوا اسْتَجِيبُوا لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ وَاعْلَمُوا أَنَّ اللَّهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهِ وَأَنَّهُ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ“Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’ın ve Rasûlü’nün çağrısına uyun ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer. Yine bilin ki, O’nun huzurunda toplanacaksınız.” [Enfal 24]
Hizb-ut Tahrir Suriye Vilâyeti Medya Bürosu