Home / News / YAZARLAR / Tahir Şanlı / Halep’in Değeri Yüz Milyar Dolar mı? / Tahir Şanlı

Halep’in Değeri Yüz Milyar Dolar mı? / Tahir Şanlı

Darbe girişimi sonrası, daha önceden planlanan Türkiye-Rusya görüşmesi gerçekleştirildi.  Bulanık bir havada, darbenin izleri hala silinmemişken, devlet yapısının allak-bullak olduğu bir dönemde, yöneticilerin hiçbir şey olmamışçasına aceleci tavırlarla böyle bir görüşme yapmalarının çok önemli bir nedeni olması gerekir.  

Hangi ülke yöneticisi böylesi bir kaos içerisinde bu gibi görüşmeler için yurtdışına çıkar? En azından siyasi açıdan görüşme ileriki tarihlere atılır, ortam durulduktan sonra uygun bir zaman gözetilir.

Hala halkı “tehlike geçmedi” diye meydanlarda tutacaksın ve de hiçbir şey yokmuşçasına yurtdışı temaslarında bulunacaksın. Bu bir çelişki değil mi?

Türk siyasetçilerinin bu tutumu her şeyin normal gittiği bir ortamda olsa ekonomik çıkarlar söz konusu edilerek belki normal karşılanabilir. Fakat darbe sürecinde, Suriye olaylarının dünyayı meşgul ettiği süreçte, Avrupa ile siyasi sürtüşmenin yaşandığı bir dönemde bu pek de normal karşılanacak bir görüşme olmasa gerek. Ezilmişlik psikolojisi ile masaya oturanlar kazanım elde etmek için değil, ya birilerinin emirleri doğrultusunda masaya oturur veya kaybetmeye razı olma pahasına kendisini rahatlatmak için oturur.

Bu masaya oturuş ne İslam’ın istediği bir oturuş, ne de Müslüman Türk halkının istediği bir oturuştur. Çünkü o masadan ümmetin istemediği çok pis kokular geliyor. İhanet kokuları! Aynen Kafkasya’da yaşanan kokular gibi…

Hatırlayalım; 1997 Temmuz ayında Mesut Yılmazın Başbakan olduğu dönemde Rusya ile Mavi Akım Anlaşması imzalanmıştı. O antlaşmadan sonra gelişen olaylara bir bakın; Çeçenistan direnişi çözülmeye başlıyor, Kafkas halkı yalnızlığa terk ediliyor, Grozni Ruslara teslim ediliyor ve bu konuda Türkiye hiç ses çıkartmıyor. Antlaşma ticari anlaşmaydı ama altında yatan diğer gizli siyasi anlaşmalar hala gizliliğini koruyor. Şu bir gerçek ki Mavi Akım adına Çeçenistan satılmıştır.

9 Ağustos 2016 görüşmeleri de büyük bir ihanetle dolu. Bu denli öneme sahip olması Suriye’den kaynaklanıyor. Türk basını Suriye konusunu es geçerek Rusya-Türkiye yüz milyar dolarlık ticari ilişkilerine odaklanırken farklı oyunların döndüğü bir gerçek. Bu görüşmenin ana ekseni Suriye konusudur. Halep bu işin ilk ayak basamağıdır.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Şunu çok açık, net söylemem lazım, yani Suriye’ye barışı getirme noktasında artık en önemli adım, en önemli aktör birinci derecede Rusya Federasyonu’dur. Burada Rusya ve Türkiye beraber adım atmak suretiyle biz bu işi çözmeliyiz diye düşünüyorum.” dedi. (http://www.bloomberght.com/haberler/haber/1904725-erdogan-suriye-baris-surecinde-rusya-en-onemli-oyuncu )

BBC Türkçe’nin sorularını yanıtlayan analistler bunun programda ilan edilmeyen bir görüşme olduğuna dikkat çekiyor ve “akıllıca” diye niteliyor.

Bunun yanında Suriye konusunun, ikili ilişkilerdeki tüm diğer konulara denk gelen bir ağırlığının olduğunun teyidi olarak görüyorlar.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Elizabeth Trudeau, günlük basın toplantısında;Türkiye ve Rusya’nın tek ortak hedefi DAEŞ değil, Uluslararası Suriye Destek Grubu da ortak ilgi alanları içerisinde bulunuyor” ifadesini kullandı. (www.yenisafak.com/dunya/abdden-erdogan-putin-gorusmesine-ilk-yorum-2508435)

Independent ise ziyareti köşe yazarı Robert Fisk’in yazısıyla öne çıkardı. “Erdoğan’ın Putin’le buluşması geleceğin Suriye için getireceklerini gösterecek” başlıklı yazıda Fisk, ziyareti “Sultan ile Çar’ın buluşması” diye nitelendirdi. (http://www.bloomberght.com/haberler/haber/1905132-avrupa-ve-abd-basininda-erdogan-putin-gorusmesi )

Bu ziyaret her ne kadar ticari yön ile öne çıksa da, buzların eritilmesinden bahsedilse de Suriye konusu Türkiye üzerinden çözülmek istenmektedir. Obama, son günlerini Suriye siyasetindeki başarısızlıklarını silmek, kapatmak veya kazanımlar elde ederek kapatmak istiyor. Rusya, bu uzun süren Suriye konusunda artık yıpranmadan sıyrılmak istiyor. İran maliyeti gittikçe artan ve artık halkına izahında zorlandığı bu ortamdan kurtulmak istiyor. Bunun için de Türkiye’ye ihtiyaçları var. Amerika’nın isteği ile Türkiye-Rusya yakınlaşması bu işin ilk adımlarından biridir.

Rusya hava bombardımanı kara desteği ve siyasi desteğe ihtiyaç duymaktadır. Direncin kırılması çarpışan gurupların masaya oturtulmasına ve Amerika’nın masaya koyacağı siyasi kararlara itaat etmelerine bağlıdır. Bu işi yapacak olan da tabii ki Türkiye devletidir. Yani Türkiye’den istenilen yüz milyar dolar karşılığında Halep’i satmasıdır. Amerika’nın isteklerin hakim olacağı, Suriye’de yeniden demokratik bir yönetime kapıların aralanacağı bu ihanete karşılık yüz milyar dolar Türkiye yöneticilerinin iştahını kabartmıştır. Onun için gözleri kör bir vaziyette eli kanlı Putin’in elini sıkmaktan imtina etmiyorlar. Yakında bu ihanet adım adım hayata geçirilecek, Suriye yalnızlaştırılacak, Halep öksüz bırakılacak Türkiye’nin elleri ile Amerika’ya teslim edilecektir.

Onun için Türkiye yöneticilerine sesleniyoruz!

Halep bu kadar mı değersiz, Müslümanların kanları bu kadar mı ucuz?!

Halep’in değeri yüz milyar dolar mı?!

Oysa bu yöneticiler görseler zenginlik ümmetin ayaklarının altındadır. İhanetleri ile sömürgecilere verdikleri zenginlikler milyar dolarlarla ifade edilemez.

Ayrıca şunu bir akledebilseler; Allah daha zengindir, güç Allah’ındır, izzet O’nun yanındadır.

Yine son gelişmelerden ibret alsalar;

-Darbe ile karşı karşıya kalmışlar, ve darbe Allahu Ekber diyen Müslümanlarca bastırılmıştır.

-Türkiye darbecilerle uğraşırken Halep’te bir avuç Müslüman Rusya hava desteği ile ablukaya alınmış kuşatmayı kırmış büyük bir başarı elde etmişlerdir.

Bunlar sana (özelde Türkiye yöneticilerine genelde İslam alemindeki yöneticilere) uyanmaları için Allah’ın dinine yardım edenlerin başarısından sadece iki örnek.

“… Yine de akletmeyecek misiniz? (Saffat 138)

 

Tahir Şanlı

Ayrıca...

Merhamet Kaynağımız Sadece İslam Olmalıdır -2-

-İnsanlara nispet edilen merhamet: İnsanın içgüdülerinde zalimliğe yönelik meyiller olduğu gibi merhamete yönelik meyillerde vardır. …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir