Home / News / HABER / YORUM-İKTİBAS / Ölüm Kusan İncirlik Üssü Tekrar Faaliyete Geçti
islam devleti default

Ölüm Kusan İncirlik Üssü Tekrar Faaliyete Geçti

Bundan sonra Suriye ve Irak’ta ki Müslümanlar, İncirlik ve diğer üslerden kalkan uçaklarla bombalanacaklar. Gerektiğinde güçlü ordumuz TSK’da bu faaliyetlere katılacak. Tüm terör örgütleri Türkiye’nin ne kadar güçlü bir devlet olduğunu, bilmiyorsa da öğrenecek! Bir sonraki cümlenin altını çizerek okuyun lütfen! Tüm bunlar Amerika ile birlikte “Suriye halkı” için yapılacak!!!

1951 yılında inşa edilen İncirlik Üssü, istihbarat toplama amaçlı kullanmakla birlikte gerek Soğuk Savaş dönemi boyunca, gerekse 1991 Körfez işgalinde ve Afganistan işgalinde binlerce kez kullanıldı. 2003 yılında Amerika’nın Irak işgalinde de kullanılan üs, tezkere Meclisten geçmemesine rağmen halktan gizli bir şekilde kullanılmasına yine izin verildi. Bu konu hakkında Wikileaks tarafından yayınlanan ABD Ankara Büyükelçiliğine ait belgelerde; “Irak Savaşı popüler olmadığı halde Türkiye, Irak ve Afganistan operasyonlarına büyük lojistik destek sağladı. İncirlik Hava Üssü’nün kullanımına birçok kez izin verdi. Operasyon 2003 yılında başladığından beri tankerlere 28 milyon varil yakıt verildi ve buradan 2 bin 600 uçuş gerçekleşti. En az 8 bin 500 asker Irak dönüşünde buradan geçti. Habur kapısı Irak’taki koalisyon askerlerini yakıt ihtiyacının yüzde 25’ini sağlıyor. Türk hükümeti ayrıca Operation Fundamental Justice kapsamında tutukluların taşındığı uçuşlara da izin veriyor” şeklinde geçmiştir. (1) Yani Amerika, İncirlik Üssü’nü İslam coğrafyası üzerinde “terminal” gibi kullanmaktadır.

2013 yılbaşı gecesi, İncirlik Hava Üssü’ndeki Amerikalı askerlerin sarhoş olduktan sonra 10. Tanker Üs Komutanlığı’nın içerisindeki camiye girerek tahrip ettikleri ve camide bulunan Kur’an-ı Kerim’leri yırtmalarıyla da gündeme gelmişlerdi. (2) Bu konu hakkında hiçbir soruşturma başlatmayan Ak Parti, TSK içerisinde bu görüntüyü paylaşan askerler hakkında soruşturma başlatmakta ise hiç gecikmedi.

Amerika, Afganistan ve Irak’ta Müslümanların beldelerini işgal etti ve milyonlarca Müslüman’ın temiz pak kanını akıttı. Müslümanların içerisine bir “ur” gibi yerleşmiş olan Filistin’deki Yahudi varlığına yönelik her türlü yardımı yapıyor. “Terörizmle” savaş gerekçesi adı altında Müslümanlara karşı haçlı Koalisyonu kurarak savaş ilan etmek yoluyla İslam ümmetini düşman ilan ediyor. Dolayısıyla onunla olan ilişki dostluk ve sevgi ilişkisi olabilir mi? Olsa olsa düşmanlık ilişkisi olması gerekmez mi? Tüm bunlardan bizim ne gibi bir menfaatimiz olabilir ki, menfaat ilişkisi de olsun! O halde Allah aşkına, Ak Parti hükümetini böyle bir ilişkiye sevk eden nedir?

Allahu Teala şöyle buyurmuştur: Şüphesiz kâfirler sizin apaçık düşmanınızdır[en-Nisâ 101]

Şimdi ise Amerika öncülüğünde kurulan Haçlı Koalisyonuna katılan Türkiye, birde üslerini Koalisyon güçlerine açarak katliamlarına katliam ekleyecekler. Türkiye Dış İşleri Bakanlığı 24 Temmuz 2015 tarihinde yaptığı açıklamada Amerika öncülüğünde kurulan Koalisyon içerisinde Türkiye’nin de 10 aydır, katkı sağladığını belirtti. Söz konusu açıklamada; geçtiğimiz Haziran ayı sonu itibariyle ise “ABD’ye ait silahlı insansız hava araçlarının ülkemizde konuşlandırılmasına” izin verildiği belirtildi. Ardından işbirliği daha da derinleştirilerek, “Amerika ve Türkiye’nin karar vereceği bazı bölge ülkeleri de dahil diğer Koalisyon ülkelerinin insanlı ve insansız hava unsurlarının ülkemizdeki üslerde konuşlandırılmasına onay verildiği” belirtildi. Böylece Amerika ile Türkiye’nin 24 Temmuz 2015 tarihinde vardığı mutabakat, İncirlik Üssü dahil diğer üslerle birlikte Bakanlar Kurulu kararınca 29 Temmuz 2015 tarihinde onaylandı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, “DAEŞ’e karşı operasyonlarda Türkiye’deki hava üslerinin ABD ve bazı koalisyon ülkeleri tarafından kullanılmasına imkan tanıyan Bakanlar Kurulu kararının tekemmül ettiğini, İncirlik Hava Üssü’nün her an kullanılmaya başlanabileceğini söyledi.”

Ak Parti hükümeti Amerika ile girdiği ilişkilerden dolayı Türkiye’yi büyük bir bataklığa çekmektedir. Askeri üslerin kullanılması, “güvenlik” adı altında yapılan antlaşmalar, yabancı askeri güçlerin geçişine verilen izinler, Suriye’de Esed terörünü kapatarak “terör” adı altında Suriye devrimini akamete uğratmak ve daha sayılamayacak kadar ihanetler… Asıl üzücü olan ise tüm bu olanların sorgusuz ve sualsiz bir şekilde gerçekleşmesidir. Konu hakkında ne bir tartışma, ne bir sorgulama, ne de bir protesto var!  Yoksa Amerika’nın İslam’a ve Müslümanlara duyduğu düşmanlık bize malum değil mi? Eğer değilse bu ümmet için bir felakettir. Yok, eğer bu durum bizim için malum ise bu daha korkunç bir felaket değil midir?
Amerika’nın İslam coğrafyasında ki işgal üslerini ve hegemonyasını söküp atmak elbetteki mümkündür. Bunu yapmak ise yöneticilerin görevidir. Başımızdaki yöneticiler eğer bunun tersini istiyor ve yapıyorlarsa, bilinsin ki; Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet, bunu gerçekleştirecektir. Hilafet, Alemlerin Rabbi olan Allah Subhanehu Ve Teala’nın razı olmadığı hiçbir şeyi yapmaz ve söz verdiğini de mutlaka yapar. Hilafet Amerika’nın değil, Müslümanların maslahatlarını gözetler. Hilafet, topraklarını ya da askerlerini kâfir bir devletin emrine vermeyeceği gibi onlarla küçülmüşler olarak cizye verinceye kadar mücadele edecektir.

Resulullah Sallahu Aleyhi Ve Sellem şöyle buyurmuştur: Şüphesiz Halife bir kalkandır. Onun arkasında savaşılır ve onunla korunulur. Müslim

1-      http://www.milliyet.com.tr/-cuval-yarasi-bir-jenerasyon-kapanmaz-/guncel/haberdetay/19.01.2011/1341078/default.htm

2-      http://www.dhaber.com.tr/incirlik-ussu-ile-ilgili-sok-iddia.html

Osman Yıldız

Ayrıca...

Kar: Ruhani değil siyasi halifelik

Yıllardır halifeliği savunan Hizbu’t Tahrir’in Türkiye Medya Sorumlusu Mahmut Kar, Hilafetin ruhani değil siyasi olarak …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir