İslamdevleti.net "…Sonra da Nübüvvet Metodu üzere (Raşidi) Hilâfet olacaktır." [Ahmed b. Hanbel] – Hizb-ut Tahrir HizbutTahrir
İLGİLİ HABERLER
HİLAFETTEN DEMOKRASİYE: MÜSLÜMAN KARDEŞLER Müslüman Kardeşler (Arapça İhvanü’l-Müslimin), Hasan el-Benna’nın 1928’de Mısır’ın İsmailiye kentinde kurduğu dinsel siyasi örgüt. Modern bir İslam toplumu kurulabilmesi için Kur’an ve Sünnet’in kılavuzluğuna dönülmesini savunan hareket Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da geniş taban bulmuştur. Halk içinde güçlü bir yere sahiptir. Özellikle Arap Baharı döneminde İslam dünyasının en önemli hareketi haline gelmiş ve güçlenmiş ve Müslümanların yaşadığı hemen her ülkede örgütlenmiştir.
Müslüman Kardeşlerin tarihi sürecini ele aldığımızda 1938 yılında Mısır’da siyasi sahneye adım atmıştır. Ama çok geçmeden 1952’deki ‘’Hür Subaylar Darbesinden‘’ sonra kapatıldı. Müslüman Kardeşler bir süre köşelerine çekildiler. 1980’lerden itibaren tekrar canlanma dönemine giren Müslüman Kardeşler o zamanki diktatör Muhammed Hüsnü Mübarek tarafından şiddete maruz kalmalarına rağmen iyice güçlenmeye başladılar. Siyasi yasaklı olmalarına rağmen bağımsız adaylarla girdikleri 2005 parlamento seçimlerinde 88 sandalye kazandılar. Suriye’de de boy gösteren Müslüman Kardeşler 1982’de Hama kentinde giriştikleri ayaklanmalarda Hafız Esad yönetimince bastırılması sırasında binlerce kişi öldürüldü.
Muhammed Hüsnü Mübarek yönetimini ayaklanma yaparak hükümetten indiren Müslüman Kardeşler yönetimi ele aldı. Muhammed Mursi Mısır’ın 5.Cumhurbaşkanı olarak göreve geldi. Görev süresince demokrasi naraları atan Muhammed Mursi demokrasinin koruyucu bekçileri olarak göreve başladı. Müslüman Kardeşlerin kuruluşundan bu yana birçok değişiklik oluştu. Hasan El-Benna’nın İslami metodunu değiştirerek demokrasi metodu yapan Müslüman Kardeşler iyice sapmaya başladı. Allah’ın hükümlerini görmezden gelerek tağutun hükümlerini tanıdılar.
“Tâğut’a kulluk etmekten kaçınıp, Allah’a yönelenlere müjde vardır. Kullarımı müjdele.” ( Zumer Suresi / 17.ayet )
Birçok kez hata yapmalarına rağmen hala kesin bir ders çıkarmayan Müslüman Kardeşler 1954’de Amerikan ajanı olan Cemal Abdunnasır’a destek çıktı.Şeyh Takiyuddin En-Nebhani’nin uyarılarına kulak asmayan Müslüman Kardeşler seçimlerde Cemal Abdunnasır’a destek vererek kazanmasını sağladı. Bir süre sonra Müslüman Kardeşlerin güvendiği Cemal Abdunnasır yüzünü Müslüman Kardeşlerden çevirdi. Amerikan ajanı Cemal Abdunnasır çok geçmeden Müslüman Kardeşleri iğrenç işkencelere maruz bıraktı. Müslüman Kardeşler Örgütünün (MKÖ) varlığını yok etmeye çalıştı. Cemal Abdülnasır’a yönelik suikast girişiminden sonra, altı lideri vatana ihanet suçundan idam edildi ve hareket şiddet yoluyla bastırıldı. Bundan ders çıkarmayan Müslüman Kardeşler siyasi uyanıklıktan yoksun davranarak bir kez daha 2012 Mısır cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Müslüman Kardeşler’in aday gösterdiği Hayrat Şatır’ın adaylığı düşünce, yerine Muhammed Mursi seçildi. Yoğun seçim kampanyası yürüttü. İlk turda %25.5 oy aldı ve ikinci tura girmeye hak kazandı. İkinci turda da %51.73 oy alarak, 5. cumhurbaşkanı oldu.
Yukarıdada belirttiğimiz gibi Muhammed Mursi göreve başlarken demokrasi naraları attı Şeriatı ilan etmesine rağmen bir süre sonra böyle bir şey olmadığını söyledi ve demokrasinin koruyucu bekçisi olacaklarına kimsenin şüphesi olmasın dedi ve görevini sürdürmeye devam etti. Taki 2012–13 Mısır protestoları adıyla bilinen, 3 Temmuz 2013 tarihinde yapılan büyük gösteriler sonucu Mısır ordusu yönetime el koydu. Mursi ise darbeyi kabul etmediğini açıkladı ve yandaşlarına direnmelerini söyledi. Muhammed Mursi’nin gözaltına alındığı, ev hapsinde tutulacağı bildirildi.
Amerika’nın Müslüman kardeşlerle ilgili projesi ya tamamıyla yok etmek ya da Müslüman Kardeşleri gruplara ayırmak olacak ki buna benzer bir projeside Türkiye’de oldu. Necmettin Erbakan başkanlığındaki Refah Partisi’ni ayırdı ve kendi adamları olan Recep Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül’ün önderliğinde Adalet ve Kalkınma Partisi’ni kurdu. Türkiye üzerindeki hakimiyetini tam manasıyla sağlamış oldu. Mısır’da ise Müslüman Kardeşleri ayırmak Muhammed Mursi’yi Erdoğan gibi popüler yapmak yada Müslüman Kardeşleri tam manasıyla yok etmek olacaktır. Geçmişten beri Hilafet’in ilgasından bu yana kafirlerin Müslüman beldeler üzerinde ona uşaklık yapan ajanları sayesinde pis emelleri devam etmektedir.
Temennimiz Müslüman Kardeşlerin artık siyasi uyanıklığa sahip olması ve bundan sonra bu tür oyunlara aldanmamasıdır. Kafirden dost olmayacağını kavramalı ve Allah’ın ipine sımsıkı sarılmalıdır. Bu ‘’aklı olan veya hazır bulunup kulak veren ‘’ herkese yönelik bir çağrıdır ki ya Allah Subhanehu ve Teala zafer nasip edinceye ya da bu uğurda helak oluncaya kadar azminde bir zayıflama olmadan, gevşemeden, çelik gibi bir azim ile RaşidiHilafet’i yeniden kurmak için çalışsınlar. Her kim böyle olursa, Allah’ın izniyle onun Mansur, Muzaffer olması kaçınılmazdır. Kendisiyle korunulan bir Raşid Halife ortaya çıkarsınlar ki dertler daha da çoğalıp kötüleşmeden önce ülkeleri ve Allah’ın kullarını kurtarabilsinler.
“Üstün olan mutlaka sizlersiniz. Şüphesiz ki Allah sizinle beraberdir ve O, amellerinizi asla heder etmeyecektir.” ( Muhammed//35 )
Duamızın Sonu, Alemlerin Rabbi olan Allah’a Hamd Etmektir.
MEHMET ESEN …
