Hizb-ut Tahrir/Suriye Basın sorumlusu AA’ya demeç verdi.
Hizbu’t-Tahrir örgütünün Suriye’deki basın sorumlusu İbrahim Abdulvahap, IŞİD’in “hilafet iddiası”nın meşru olmadığını söyledi.
Dünyada “Hilafeti yeniden inşa etme iddiasıyla” 1953 yılında Filistinli Takiyyuddin en-Nebhani tarafında kurulan Hizbu’t-Tahrir örgütünün Suriye basın sorumlusu Abdulvahap, AA muhabirine yaptığı açıklamada, IŞİD’in “hilafet ilanı”nı eleştirdi.
Hilafet müessesesi için “bazı temel unsurların olması” gerektiğini ifade eden Abdulvahhap, şunları kaydetti:
“IŞİD’in hilafeti ilanı batıl ve gayrimeşrudur. Çünkü bu iddia, güvenlik, Ehlu’l-Hal vel-Akd’ın (hilafeti ilgilendiren problemlerin çözümüyle ilgili veya yeni olaylar hakkında görüşleri alınan ehliyet ve liyakat sahibi) yokluğu ve İslam’ın bütüncül olarak uygulanması gibi hilafetin temel unsurlarından yoksun. Ebu Bekir el-Bağdadi gibi isimlerin halife atanmasında olduğu gibi, kim olduğu belli olmayan kişilerle hilafet olmaz.”
”Hilafet ilanının basit bir iş olmadığı”nı vurgulayan Abdulvahap, şöyle devam etti:
”Hilafetin şartlarının yerine getirilmesi ve temel unsurlarının olması gerekir. Aksi takdirde IŞİD’in yaptığı gibi her önüne gelen grup, bir bölgede hilafet ilan eder. IŞİD’in kontrolündeki bölgelerde İslamı uygulama biçimine bakılırsa, sıradan gruplar tarafından gerçekleştiriliyor ki onlar da kendi İslam anlayışına göre uygulamalarda bulunuyor.”
– “Silahlı kanadımız yok, tüm gruplarla iletişim halindeyiz”
Hizbu’t-Tahrir’in “silahlı kanadı”nın olmadığını ifade eden Abdulvahap, ”Suriye’deki tüm muhalif gruplarla iletişim halindeyiz. Ancak bu gruplar siyası bir projeden mahrum. Halbuki batıya karşı durabilecek ve Esed rejimini devirecek bir projeleri olması lazım” ifadesini kullandı.
Muhalif grupların “Özgür Suriye Ordusu” (ÖSO) ve “İslami gruplar” diye tasnif edilmesine karşı olduklarını vurgulayan Abdulvahap, ”Bu batının muhaliflerin arasını açmak için ortaya çıkardığı bir tanımlamadır. Bununla bazı grupları aşırılık ve radikallikle itham edip terörle bağlantılı gösterme çabasındalar” dedi.
Nusra Cephesi ve Suriye Devrimcileri Cephesi arasındaki çatışmalara da değinen Abdulvahap, ”Muhalif gruplar arasındaki çatışmalar güçlerini kaybetmesine neden oluyor. Bu da ancak Esed rejiminin işine yarıyor. Bu gruplar arasında hata yapan kişiler bulunsa bile silahı çözüm olarak görmeyi kesinlikle meşrulaştırmaz” diye konuştu.
Dünyanın birçok ülkesinde mensuplarının bulunduğu belirtilen Hizbu’t-Tahrir örgütü, sadece siyasi ve fikri faaliyetlerinin olduğunu, şiddeti benimsemdiğini açıklamıştı.
AA