Home / News / HABER / YORUM-İKTİBAS / ASLA RAZI EDEMEZSİNİZ / Musa Bayoğlu

ASLA RAZI EDEMEZSİNİZ / Musa Bayoğlu

15 Temmuz darbe girişiminin arkasındaki planlayıcı veya üst akıl, önceki darbelerde olduğu gibi İslam’a ve Müslümanlara düşman olan sömürgeci Batılılardır. Ancak halkın tamamının gördüğü bu çirkin yüzleri ve kanlı elleri yöneticiler nasıl olur da göremez? Ya da gördüğü halde neden tepkisini gösteremez? Niçin resmî ve dostluk ilişkilerini kesemez? Bu durum üzücü olduğu kadar düşündürücüdür de!

Bu kanlı teşebbüsün arkasında kimlerin olduğunu bildiğiniz halde, neden bunları topluma anlatmıyorsunuz? Bu devletlerle ilişkileri neden kesmiyorsunuz? Neden onların ajanlarını, elçilerini, konsoloslarını sınır dışı etmiyorsunuz? Topraklarımızdaki kirli planlarını icra edecekleri üsleri, limanları, hava sahasını ve şirketleri neden kapatmıyorsunuz?

Reel politiği daha ne zamana kadar gerçeklerin üstünü örtmek için bir bahane olarak kullanacaksınız? Bizi arkadan vurmak için sırtlan misali bekleyen düşmanlarımızla, milli menfaatleri işaret ederek daha ne zamana kadar dost olmaya devam edeceksiniz!

Kâfirleri Asla Razı Edemezsiniz…

NATO’ya onlarca yıl üye olsanız da, “Bu topraklar NATO toprağıdır.” deseniz de, füze ve rampa sistemlerini topraklarımızda konuşlandırsanız da, her sıkıştıklarında asker gönderseniz de, NATO’yu asla razı edemezsiniz!

Irak, Afganistan, Libya ve diğer beldelerimizi işgal eden, milyonlarca Müslüman kardeşimizi katleden, çocukları öksüz ve yetim bırakan ABD’ye Kürecik ve İncirlik gibi üslerimizi açsanız da, limanları onlara tahsis etseniz de Amerika’yı asla razı edemezsiniz! Katil başkanlarını, diplomatlarını, askerlerini misafir etseniz de, stratejik ortak ve müttefik olsanız da kapitalizmin başı Amerika’yı asla razı edemezsiniz!

Yahudi varlığı “İsrail”in kurulmasını, Irak’ın ise işgal edilmesini sağlayan BM’yi razı edemezsiniz! BM’ye üye olsanız da, milyon dolarlık katkılar sunsanız da, planlarını, programlarını, aldığı kararları şeksiz bir şekilde uygulasanız da, bir leş topluluğu olan BM’yi asla razı edemezsiniz!

Mescidi Aksa’yı işgal eden Yahudi varlığını tanıyan ilk Müslüman ülke olsanız da, lanetlenmiş kavim ile dost olduğunuzu söyleseniz de, boykot etmek yerine ticaret hacminizi artırsanız da, onlarca cürmüne rağmen yeni anlaşmalar yapsanız da “İsrail”i asla razı edemezsiniz!

İslam’ın en büyük düşmanı olan, Çanakkale ve diğer cephelerde bizimle savaşan ve Osmanlı Hilafet Devleti’ni yıkan İngilizleri razı edemezsiniz! İngiliz beslemesi laik Kemalist askerlerin kanlı darbe teşebbüsünün hemen akabinde, İngilizlerle yapılan Lozan hezimet anlaşmasının 93. yılını [24.07.2016] kutlasanız da İngiltere’yi asla razı edemezsiniz!

Hıristiyanların kulübü olan Avrupa Birliğinin kapısında 1959 yılından beri nöbet tutsanız da, size dayatılan tüm şartları kabul etseniz de, paket paket tavizler verseniz de Avrupa Birliğini asla razı edemezsiniz!

Çeçenistan’da ve Orta Asya’da yaptıklarını görmezden gelseniz de, ekonomik ilişkileri iyileştirme adına özür mektupları gönderseniz de, Suriye’de yaptığı katliamlara rağmen “Arkadaşım-dostum Putin” deseniz de Rusya’yı asla razı edemezsiniz! Rusya istedi diye yüzlerce masum Özbek, Uygur, Tacik, Kırgız, Çeçen kardeşimizi gözaltına alıp yurt dışına çıkma zorunluluğu getirseniz de Rusya’yı asla razı edemezsiniz!

Kamunun hakkı bulunan yüzlerce şirketi özelleştirerek peşkeş çekseniz de, sömürgecilerin yerli acentelerine ve yabancı sermayeye her türlü imtiyazı sağlasanız da kapitalistleri asla razı edemezsiniz!

Kâfir Batı’nın icadı olan laikliği “Devlet laik olur.” diyerek kabul etseniz de, hâşâ Allah’a yeryüzünde kafa tutma küstahlığı olan demokrasiyi kabul etseniz de, İslami hükümleri tevil ederek akli yöntemlerle gayri İslami olan bu rejimi benimseseniz de laik Kemalistleri asla razı edemezsiniz!

Neden mi?

Çünkü onlar, Müslümanlara asıl darbeyi Osmanlı Hilafet Devleti’ni kaldırarak vurdular. Bize vurulan en büyük darbe, İslami hayatı tatbik eden devletimizin yıkılması, kalkanımızın kırılmasıydı.

Çünkü onlar, yeryüzünü ifsat ettiler. Allah’ın arzında Allah’ın hükümlerini yasakladılar! Bâtıl küfür hükümlerini bizlere dayattılar!

Çünkü onlar, milyonlarca Müslüman’ı katlettiler, yüz milyonlarcasını yaraladılar. Masum kadınları kirlettiler, çocukları annesiz-babasız bıraktılar, nesli ve ekini ifsat ettiler. Öyle ki onların şerrinden nasibini almayan hiçbir şey kalmadı!

Çünkü onlar, yeraltı ve yerüstü zenginliklerimizi sömürdüler, insanlığı açlığa, susuzluğa mahkûm ettiler, kendileri ise zenginleştikçe zenginleştiler!

Çünkü onlar, âlimlerimizi darağaçlarında astılar, ilim yuvalarımızı kapattılar, ümmeti cahil bıraktılar! Alfabemizi, kültürümüzü değiştirdiler!

Çünkü onlar, “Terörizm”, “ılımlı-radikal İslam”, “medeniyetler ittifakı”, “küreselleşme” gibi kavramları kullanarak tüm kutsallarımıza, değerlerimize saldırdılar!

Çünkü onlar yeryüzünü ifsat ettiği halde, ıslah ettiğini söyleyen şeytanın dostlarıdır!

Çünkü onlar Allah’a, Resulüne ve iman edenlere düşmandırlar!

لَا تَتَّخِذُوا الْيَهُودَ وَالنَّصَارٰٓى اَوْلِيَٓاءَۢ بَعْضُهُمْ اَوْلِيَٓاءُ بَعْضٍۜ وَمَنْ يَتَوَلَّهُمْ مِنْكُمْ فَاِنَّهُ مِنْهُمْۜ

Ey inananlar! Yahudi ve hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden her kim onları dost edinirse, o onlardandır.” [Mâide 51]

O halde razı edilmesi gereken kimdir? Kimi razı etmek için çalışmalıyız? Elbette ki kendisinden başka ilah olmayan Allahu Teâlâ’yı razı etmeliyiz ve bunun için O’nun dini İslam’a sımsıkı sarılmalı, hayata hâkim kılmalı ve yeryüzünde tatbik etmeliyiz.

Sadık, vefakâr, mazlum ve seçkin olan İslam ümmetini razı etmeliyiz! Zira bu ümmet tüm zorluklara rağmen her yerde kâfirlere karşı mücadele etmekte ve Allah’ın izni ile izzete doğru yürümektedir. Çünkü bu ümmet en hayırlı ümmettir. Allah için gerektiğinde canlarını ve mallarını feda edebilmektedir. Bunu görmek için 15 Temmuz’a, Halep direnişine, Gazze’ye ve diğerlerine bakmak yeterlidir.

إِن يَنصُرْكُمُ اللّهُ فَلاَ غَالِبَ لَكُمْ وَإِن يَخْذُلْكُمْ فَمَن ذَا الَّذِي يَنصُرُكُم مِّن بَعْدِهِ وَعَلَى اللّهِ فَلْيَتَوَكِّلِ الْمُؤْمِنُونَ

“Allah size yardım ederse, artık size üstün gelecek hiç kimse yoktur. Eğer sizi bırakıverirse, ondan sonra size kim yardım eder? Müminler ancak Allah’a güvenip dayanmalıdırlar.” [Ali İmran 160]

@musabayoglu

Ayrıca...

Kar: Ruhani değil siyasi halifelik

Yıllardır halifeliği savunan Hizbu’t Tahrir’in Türkiye Medya Sorumlusu Mahmut Kar, Hilafetin ruhani değil siyasi olarak …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir